Geçtiğimiz ayın son 10 gününü Anadolu’nun; Selçuklu’nun başkentlerinden memleketim Sivas’ta geçirdim. 10 gün sılayı rahim yaparak dost, akraba ve mezarlık ziyaretlerinde bulundum. Bir çok şehir, kasaba, köy gezdim. Çocukluğumun geçtiği yerleri gezerken anılarımı tazeledim. köylerde dahil bölge epeyce kalkınmış modern yaşamın imkanlarından insanlar...
Yıllar evvel görevim gereği çok seyahat ederdim. Her seyahatin beni en mutlu eden yanı uçsuz bucaksız maviliği ile gözlerimi kamaştıran denize kavuşmak olurdu. İşte tam o anda tüm yol yorgunluğum geçer, sanki huzuru kucaklarmışım gibi hissederdim.Denizin kokusunu içime çektikçe ruhum yıkanırdı adeta… Lakin yaptığım seyahatin sonunda deniz görmek yoksa hep üşürdüm ...
Ben ömrümde hep korkmaktan korktum. Genel manası ile hayatı çok korkusuzca yaşadığım söylenebilir. Parasızlıktan korkmadım, şişmanlamaktan ve zayıflamaktan korkmadım, kaybetmekten korkmadım, gitmekten korkmadım, kalmaktan korkmadım. Ama ben yalnızca Alzheimer hastası olmaktan korkuyorum. Çünkü ben ölürken anılarımı, sevdiklerimi, sevenlerimi, yaşadıklarımı hatırlamak ist...
(Değerli Kardeşim Veysel İlktu'ya destekleri için sonsuz teşekkürlerimle..)
Çok zorsun ama bir o kadar da vazgeçilmez… Seni vazgeçilmez yapan benim yüreğim. Sende ki her şeye ben anlam yüklediğim için öylesin. Bazen tam da böyledir dediğim sözler ve davranışlarda bulunuyorsun, bazen de beni şaşırtıyorsun. Geçenlerde bir söz ettin bana. Dedin ki; ‘ Sen harika bir detaysın, b...
Annem, annesini bebekken kaybetmiş ve yalnızca 14 yaşında iken babamla evlenerek İstanbul’a yerleşmişti. Biz geniş bir aile idik. Babaanneme 18 sene, dedeme 22 sene bakmıştı annem. Okumamış bir kadındı aslında ama tüm çocukları en iyi okullarda okumuşlardı.4 kardeştik biz. Bir kardeşimiz doğuştan engelli idi.
Bir gün küçük kardeşimi de yanıma alarak babamın dükkânına gidiyo...
İnanç özgürlüğü (düşünceyi ve inancı yayma özgürlüğü de bunun içinde), insanların ağır bedeller ödeyerek kazandığı kutsallarından biridir. Her toplumda, her ülkede ve her çağda maddi anlamda değerli olanı ele geçirmeye çalışan hırsız, dolandırıcı ve gaspçılar olduğu gibi insanların kutsal saydığı değerleri kullanarak sömürmeye çalışan “inanç dolandırıcıları” da ...
KAĞITHANE’DE EN UZUN GECE ( 5 Temmuz 2016 KAĞITHANE)
‘’Ben Ölmeye Hazırım, Siz Öldürmeye Hazır mısınız’’
CEMİL ÖĞÜTCÜ
En şerefsiz Saldırıya en şereflice direniş gösteren ilçelerin başında geliyordu Kağıthane … O uzun gecede bu ilçenin demokrasi aşığı, vatan sevgisi , din duygusu taşıyan tüm Anadolu insanı sokaklarda ülkesine sahip çıkmak için her tür...
Çok genç yaşlarımdan beri hep ‘acıya borcumu ödedim’ derdim. Zamanla anladım ki kimsenin aslında acıya ödenecek bir borcu yokmuş. Zira acı; çekmemiz gereken bir yükümlülük değildi. Kendimize yaptığımız haksızlığı kimselerin gücü yetmez bize yapmaya. Biz kendimize acıdıkça, çok daha zorlaştırıyoruz hayatı…
Hayat bir döngü… Tıpkı çembere benziyor. Dönüp dolaşıp aynı noktaya g...
BANA DOKUNMAYIN…
İlkokul 3. Sınıfa gidiyordum. Yaş olarak akranlarımdan küçüktüm zira erken yaşta başlamıştım okula. Akrabalarımızın yanına gidiyorduk köye sıkça. Artık orada da arkadaşlarım olmuştu. Dut ağaçlarını hiç unutamıyorum. Hele berrak suyu ile akan cılız derenin buz gibi suyunda oynadığımız anlarımı… Banyoların ortak yapıldığı köyün hemen dışındaki hamama benzer a...
24 Haziran Seçimlerini geride bıraktığımız şu günlerde değerlendirmelerin ardı arkası kesilmeyerek yerel seçimlere kadar devam edecektir. Bilindiği gibi yerel seçimlere ise sadece 9 ay kalmıştır. Politize olmuş bir toplum olarak en iyi bildiğimiz konulardan birisi elbette siyasettir. Son seçimlerde de görülmüştür ki ; Türkiye halkı, bilinçli bir seçmen haline geler...
DOSTUN GÜLÜ YARALAR BENİ….
Hep şunu savundum. İnsan asla dostuna karşı gardını almaz ve bu sebeple hep yıkılır dostun darbelerinden. Düşman bilinen ve sanılana karşı tedbirliyizdir; bekliyoruzdur darbeyi; o sebeple yıkılsakta acıtmaz. Ama dostun fiskesi bile yaralar bizi.
&nb...
Bu ülkenin yaklaşık on iki milyon emeklisi var. Siyasi rant uğruna, sosyal güvenlik sistemimize büyük bir yük ve sistemi sürdürülemez hale getiren bir yapının ürünü olan genç emeklilerimizin sayısı da oldukça fazla.
Komik ama emekliler arasında 38 sekiz yaşında emekli olanlar bile var. Bu kadar genç yaşta emekli olanların becerebilenleri, ikinci işlerini kurdular ve hayat s...