logo

OLUMSUZ ALGI KURBANI MESLEK LİSELERİ

Mustafa Aygün

Mustafa Aygün
mustafaaygun3458@hotmail.com


Hayatımızı idame etmede meslek seçiminin önemi inkâr edilemez.Buna rağmen hem öğrencilerde hem de öğrenci velilerinde olumsuz bir meslek lisesi algısının olduğu bir gerçek.

Teknolojinin gelişimi ile birlikte birtakım meslekler miadını doldururken yeni birçok meslek de ortaya çıkmıştır. Bu durum çalışanları, işleri ile ilgili sürekli bir yenilenmeye ve uyum sağlamaya zorlamaktadır. Ancak ülkemizdeki asıl sorun mesleklerin değişim, dönüşümünden ziyade onlarla ile ilgili algılarımızdadır. Mesleklerin statü sembolü olarak görüldüğü, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerdeki önyargılar, meslek seçiminin önünde bir engel olarak durmaktadır. Oto tamirciliği, tornacılık, kaynakçılık, berberlik, aşçılık, şoförlük, tezgahtarlık, terzilik vb. meslekler bu halkın gözünde muteber meslekler olarak yer almaz.

Meslekleri kategorize eden bu algı kirliliğine karşı Millî Eğitim Bakanlığı, okullar, meslek odaları, iş adamı dernekleri, aileler istihdam ihtiyacını göz önüne alarak harekete geçmelidirler.

Öğrencileri sürekli hareketsizliğe ve oturmaya şartlandıran eğitim sistemimizin masa başı işleri özendirdiği doğru olsa bile bu konuda tek başına suçlu ilan etmek haksızlık olur.Öğrencilerin meslek seçiminde ailelerin etkisi yadsınamaz. Hatta birçok aile- eğitimli dahi olsa- çocuklarına bu konuda baskı yapmakta, çocuğunun istemediği bölümü seçmeye zorlamaktadır.Ancak konumuz bu değil.

Toplumda bazı mesleklere yüklenen aşırı değer aileleri hata yapmaya itmektedir. Öğrenciler ailelerinin etkisinde kalarak doğru meslek tercihinde bulunamamaktadır. Bu durum bazı mesleklerde gereğinden fazla insan yetiştirilmesine dolayısıyla işsizlik sorununa neden olmaktadır. Asıl garip olan ise Millî Eğitim Bakanlığının meslekler konusunda veli bilgilendirme program ve planının olmamasıdır.

Konu hakkında velilerin çok iyi bilgilendirilmesi, sorunun çözümünde büyük önem taşımaktadır. Maalesef okullarımız veli bilgilendirme konusunda son derece yetersizdirler. Meslek seçimi konusunda velilerini bilinçlendiren okul sayısı bir elin parmakları kadar azdır.Okulların bırakın velileri bilgilendirmeyi, öğrencileri bile yeterince bilgilendirememekledir. Nereden mi biliyorum? Öğrencilere hangi mesleği seçeceğini sorduğumda klasik meslekleri sıralıyorlar. Dünyada kaç sektör olduğundan, geleceğin mesleklerinden, meslek seçiminde nasıl hareket etmeleri gerektiğinden haberleri bile yok. Okullar da bu konuda son derece duyarsızdır. Bütün enerjilerini LGS sınavında başarılı olmaya harcamaktadır. Çünkü üst amirlerine karşı başarı kıstasları budur. Mesleki bilinçlendirme ve yönlendirme ise Allah’a emanet.

Ailelerin meslek lisesine karşı olan ön yargılarını besleyen asıl sorumlu ise Millî Eğitim Bakanlığıdır. Okullardaki akademik başarısı en düşük olan öğrenciler, meslek liselerine yönlendirilmektedir. Çocuğunun yetersiz olduğu,hiçbir veli için bu kabul edilebilir bir durum değildir.

Öğrencilerin meslek seçimi ile ilgili bir program dahilinde veli bilgilendirmesi/bilinçlendirmesi yapan okul var mı bilmiyorum.Üniversiteden mezun olmanın meslek sahibi yapmadığını velilere anlatmak zorundayız. Bir veli, üniversite mezunlarının asgari ücretle çalıştırılmasına karşın, meslek lisesi mezunu bir çalışanın ondan çok daha yüksek ücret aldığını, daha kısa sürede iş bulabildiğini bilse, meslek lisesini tercih ettirmez mi? Meslek liselerinin hayata erken hazırlama,iş çevresi edindirme,hayatın gerçeklerini öğretme, sorumluluk kazandırma, daha iyi ücretlerle ve daha kısa sürede iş bulma, gelecek vizyonu oluşturmada diğer liselere göre birçok üstünlüğü velilere anlatılmalıdır.

Millî Eğitim Bakanlığının mesleki yönlendirme ve planlamadaki başarısızlığı da ülkenin genç nesillerinin heba olmasına neden olmaktadır. Bundan kısa bir süre önce özel sektöre sağlık meslek liselerinin önünü açan Bakanlık, planlamayı doğru yapamadığından bu liselerin mantar gibi çoğalmasına neden oldu. Bu liseler ücretli olmasına rağmen o kadar yoğun talep aldı ki bir süre sonra öğrenciler staj yapacak hastane bulunamaz oldu. Dolayısı ile öğrenciler doğru dürüst eğitim almadan bu okullardan mezun oluyordu. Bunun üzerine Bakanlık hastanelerin yatak kapasitesine göre öğrenci kontenjanı vermeye başladı. Bu da çözüm olmayınca sağlık meslek lisesi mezunlarına hemşire yardımcısı unvanı verilerek mezun edilmeye başlandı.

Olumsuz meslek lisesi algısının kırılması için bir plan dahilinde öğretmen, veli, öğrenciyi bilgilendirme ve bilinçlendirme programı hazırlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Okulların rehberlik servisleri bu konuda yetiştirilmeli ve sıkı takipler sağlanmalıdır.

Paylaşın:
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • SÖMÜRGECİLER VE OKULLARI-II

    05 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    (Yabancı Okullar Meselesi) Bir önceki yazımızda, Cumhuriyet Dönemine kadar geçen süreçte yabancı okullar meselesini ele almıştık. Bu yazımızda ise Cumhuriyetin ilanından sonraki süreci ele alacağız. Özetlemek gerekirse Osmanlı İmparatorluğu’nun yabancı okullar ile tanışması 16. yüzyılın ikinci yarısında başlamış, Tanzimat ve Islahat Fermanları’nın sağladığı fırsatları kullanan misyonerlerin gayreti ile sayıları bu okullarınhızla sayıları artmıştır. Örneğin 1908 yılında Osmanlı’nın sadece taşra vilayetlerinde, 2.948 Gayrimüslimve 297 Ecne...
  • SÖMÜRGECİLER VE OKULLARI

    29 Ekim 2024 Köşe Yazıları

    (Yabancı Okullar Meselesi) “İnsan insanın kurdudur.” anlayışını rehber edinmiş sözde medeni ülkeler için sömürgecilik, önemli bir geçim kaynağıdır. Tarihin bize öğrettiği en önemli gerçek ise ekonomik değeri olan her şeyin sömürgecilerin ilgi alanı içerisinde olmasıdır.Ancak sömürgeciliği sadece ekonomik alan ile sınırlamak fazla safdillik olur. Sömürgecilerin askeri ve ekonomik güçlerini devam ettirebilmelerinde “böl, parçala, yut” taktiğinin yeri yadsınamaz. Bir ülkenin içindeki farklılıkları derinleştirmenin en kesin yolu eğitim ve kü...
  • İKİ EFENDİYE KULLUK EDEMEZSİNİZ

    29 Ekim 2024 Köşe Yazıları

    Zamansız gelme ve zamansız gitmeler her zaman insanoğlunu üzer. Dünya gelmelerle, gitmelerle dolup boşalıyor. Tüm canlılar doğuyor, gelişiyor büyüyüp sonra da ölüyor. Kural ve kaide Allah tarafından böyle koyulmuş. İnsanlık topraktan geldiği için tekrar toprağa dönerek geldiği yerde eşitleniyor. Lakin servet yığma hayallerine kapılıp ömrümüzü tüketiyoruz. Mallardan , evlatlardan, makamlardan vazgeçemiyoruz. Hangi İlah’a taptığımız belli olmuyor… Sonunu bildiğimiz filmin senaryosunda figüran rolleri almaya devam ederken hırsla...
  • KÂĞITHANE’DE YÜZ BİNLERCE VATANDAŞ GİRESUN’UN KÜLTÜRÜYLE BULUŞTU

    21 Ekim 2024 Gündem, İstanbul, Kağıthane, Köşe Yazıları

    17-20 Ekim tarihleri arasında Kâğıthane Hasbahçe’de gerçekleştirilen 17. Giresun Tanıtım Günleri büyük bir katılımla sona erdi. Giresun’un kültürel zenginliklerinin ve yöresel lezzetlerinin tanıtıldığı etkinliklere İstanbul’da yaşayan Giresunlular başta olmak üzere birçok vatandaş büyük ilgi gösterdi. Dört gün süren etkinlik boyunca Giresun’un geleneksel halk oyunları, Karadeniz müziği ve yerel mutfağı katılımcılarla buluştu. Giresun yaylalarında yetişen doğal ürünlerin sergilendiği etkinlikte el emeği göz nuru ürünler de büyük beğeni t...