logo

PANDEMİ SONRASI KÖMÜR VE ENERJİ

Hüseyin Akarçeşme

Hüseyin Akarçeşme
huseyin@sadabadhaber.com

Dünyadaki son pandemi felaketinden dolayı uluslararası anlamda hammadde, enerji ve konteyner, gemi fiyatlarında birdenbire astronomik fiyat artışları oluştu. İthalat işi her bakımdan zorlaştı.

Bu olumsuz durumdan ne yazık ki ülkemiz de doğal olarak etkileniyor. Tam da yeşil mutabakatı, bir başka deyişlerle Karbon ayak izinin takibi, Paris anlaşması diye de adlandırılan anlaşmanın ülkemiz tarafından imzalandığı döneme gelmesi de bir nevi şanssızlık oldu.

Konuya enerji tarafından baktığımızda, dünya piyasalarında doğalgazın, petrolün ve kömürün hep birlikte en az %100 olmak üzere zamlandığını görüyoruz.

Enerjide dışa bağımlı bir ülke olarak doğalgazdan başlarsak eğer, ülkemizin dış piyasalardan ithal ettiği bu enerjinin devlete maliyeti astronomik bir şekilde arttı.

Şimdilik sadece sanayide kullanılan doğalgaza %48 lik zam yapıldı. Isınma amaçlı kullanıma şuan için zam yok. Yıllardır doğalgazı stoklamadığımızdan, stoklanacak depomuzun olmadığından yakınıp durduk. Son zamanlarda hayata geçirilen başta tuz gölümüzün altındaki depolar olmak üzere birçok stoklama alanı oluşturuldu. Stok doğalgazımızın bulunmasının önemi işte şimdi ortaya çıkıyor. Yani doğalgaz stoklarımızın bitene kadar astronomik zamların olmayacağını öngörmek doğru düşünce olacaktır. İnşaallah da dediğimiz gibi olur. Stoklanan doğalgazımızın bitene kadar ki zaman içinde sular durulur ve dünya fiyatları da aşağıya, eski fiyatlarına geriler umudumuz vardır. Cenabı Allah fakir fukaranın yardımcısı olsun.

Diğer taraftan benim de İstanbul Ticaret odasında temsil ettiğim Doğal ve işlenmiş Katı Yakıt meslek komitesi içinde yer alan kömürün durumu da içler acısı bir hal aldı. İthal ısınma amaçlı ve sanayide kullanılan kömürlerin fiyatları da bu zamlardan nasibini aldı. Dolar bazında %100-%110 gibi oranlarda zam gördü. Geçen yıl 25kg lik torbalarda satılan ithal kömürün perakende fiyatı 90 TL civarında bir rakama ulaştı. Bu arada yerli kömüre de zam gelmedi değil. Maliyet artışlarından kaynaklanan fiyat artışları yerli kömüre de yansıdı. Vatandaş diğer enerjiler çok pahalı, kömür yakarım diye düşünürken kömürün de yanına yaklaşamıyor artık. Bilhassa ithal kömür şu an için sobayı yakmıyor. Sadece eli ve cebi yakıyor. 

İthalattaki bu olumsuz gerçekler ışığında yerli malı, yurdun malı olan kömürümüze gün doğuyor. Hem fiyatının oldukça düşük olması, hem döviz rezervimizi olumlu etkileyecek olması, hem de cari açığımızı kapatmaya yardımcı olması ve dahilde katma değerler oluşturması bakımından yerli kömür kullanımı elzem hale geldi. En azından bu kışı atlatabilmek için yerli kömür kullanımının önü açılmalıdır. Yerli kömür için devletin koymuş olduğu parametreler esnetilmelidir. Kül-Kükürt-Nem-Uçucu madde-Kalorifik değer oranları yeniden gözden geçirilmelidir.

Ezcümle “İyi ki yerli kömürümüz var”.

Hüseyin AKARÇEŞME          

Paylaşın:
#

SENDE YORUM YAZ

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • SÖMÜRGECİLER VE OKULLARI-II

    05 Kasım 2024 Köşe Yazıları

    (Yabancı Okullar Meselesi) Bir önceki yazımızda, Cumhuriyet Dönemine kadar geçen süreçte yabancı okullar meselesini ele almıştık. Bu yazımızda ise Cumhuriyetin ilanından sonraki süreci ele alacağız. Özetlemek gerekirse Osmanlı İmparatorluğu’nun yabancı okullar ile tanışması 16. yüzyılın ikinci yarısında başlamış, Tanzimat ve Islahat Fermanları’nın sağladığı fırsatları kullanan misyonerlerin gayreti ile sayıları bu okullarınhızla sayıları artmıştır. Örneğin 1908 yılında Osmanlı’nın sadece taşra vilayetlerinde, 2.948 Gayrimüslimve 297 Ecne...
  • SÖMÜRGECİLER VE OKULLARI

    29 Ekim 2024 Köşe Yazıları

    (Yabancı Okullar Meselesi) “İnsan insanın kurdudur.” anlayışını rehber edinmiş sözde medeni ülkeler için sömürgecilik, önemli bir geçim kaynağıdır. Tarihin bize öğrettiği en önemli gerçek ise ekonomik değeri olan her şeyin sömürgecilerin ilgi alanı içerisinde olmasıdır.Ancak sömürgeciliği sadece ekonomik alan ile sınırlamak fazla safdillik olur. Sömürgecilerin askeri ve ekonomik güçlerini devam ettirebilmelerinde “böl, parçala, yut” taktiğinin yeri yadsınamaz. Bir ülkenin içindeki farklılıkları derinleştirmenin en kesin yolu eğitim ve kü...
  • İKİ EFENDİYE KULLUK EDEMEZSİNİZ

    29 Ekim 2024 Köşe Yazıları

    Zamansız gelme ve zamansız gitmeler her zaman insanoğlunu üzer. Dünya gelmelerle, gitmelerle dolup boşalıyor. Tüm canlılar doğuyor, gelişiyor büyüyüp sonra da ölüyor. Kural ve kaide Allah tarafından böyle koyulmuş. İnsanlık topraktan geldiği için tekrar toprağa dönerek geldiği yerde eşitleniyor. Lakin servet yığma hayallerine kapılıp ömrümüzü tüketiyoruz. Mallardan , evlatlardan, makamlardan vazgeçemiyoruz. Hangi İlah’a taptığımız belli olmuyor… Sonunu bildiğimiz filmin senaryosunda figüran rolleri almaya devam ederken hırsla...
  • KÂĞITHANE’DE YÜZ BİNLERCE VATANDAŞ GİRESUN’UN KÜLTÜRÜYLE BULUŞTU

    21 Ekim 2024 Gündem, İstanbul, Kağıthane, Köşe Yazıları

    17-20 Ekim tarihleri arasında Kâğıthane Hasbahçe’de gerçekleştirilen 17. Giresun Tanıtım Günleri büyük bir katılımla sona erdi. Giresun’un kültürel zenginliklerinin ve yöresel lezzetlerinin tanıtıldığı etkinliklere İstanbul’da yaşayan Giresunlular başta olmak üzere birçok vatandaş büyük ilgi gösterdi. Dört gün süren etkinlik boyunca Giresun’un geleneksel halk oyunları, Karadeniz müziği ve yerel mutfağı katılımcılarla buluştu. Giresun yaylalarında yetişen doğal ürünlerin sergilendiği etkinlikte el emeği göz nuru ürünler de büyük beğeni t...